Milas, Sodra Dağı’nın eteğinde kendi adıyla anılan ova üzerinde kurulmuş 5000 yıllık geçmişe sahip küçük, şirin bir Muğla ilçesi. Eski adıyla Mylasa… Kuzeyinde Bafa Gölü, Güneyinde Gökova’yla muhteşem doğal güzellikleri ve tarihi yapısı ile kültürel bir miras.
Milas deyince ilk akla, tarih ve zeytincilik geliyor tabii. Antik dönemlerden bu yana, Milas’ta zeytincilik en temel geçim kaynağı. Milas 8 milyon civarındaki zeytin ağacıyla, Türkiye’nin sahip olduğu 135 milyonluk zeytin ağacı sayısında önemli bir paya sahip bulunuyor.
Milas Zeytinyağının ünü ise ağaçlarının bolluğundan çok yüksek kalitede yetişen Memecik* çeşidi zeytininin özel yapısından kaynaklanıyor. Milas ve çevresindeki zeytin ağaçlarının %99'undan Memecik türü zeytin elde ediliyor ki Milas zeytinyağı da ‘eşsiz’ lezzetini ve ‘dünyaca ününü’ bu zeytin çeşidine borçlu oluyor.
Göğsümüzü gere gere Milas zeytinyağı için ‘eşsiz’ diyebiliyoruz çünkü bu zeytinyağı, Avrupa Birliği Komisyonundan ‘Coğrafi İşaret’ tescili almayı başaran ilk ve tek Türk zeytinyağı olarak tarihe geçti.
Milas zeytinyağının AB'den coğrafi işaret almayı başaran ilk ve tek Türk zeytinyağı olması, sadece Milas için değil Türk zeytinyağı sektörü açısından da tam anlamıyla bir devrim. Çünkü yıllarca İtalyan, İspanyol ve Yunan zeytinyağı üreticilerinin elinde olan Avrupa zeytinyağı pazarında Türk zeytinyağının adı da artık altın harflerle anılıyor.
Milas Zeytinyağı bu başarısıyla Türkiye’de Aralık 2020 itibariyle Avrupa Birliğinden tescil alan 5. coğrafi işaretimiz oldu. Yerel hazinemiz Milas zeytinyağına ulaşmak bu kadar kolayken onun kıymetini bilmek de boynumuzun borcu.
Şifa kaynağı bu eşsiz lezzeti sofranızdan eksik etmeyerek siz de hem kendinize hem de ülkemizin geleceğine bir iyilik yapabilirsiniz.
*Memecik zeytinini tanımak için “O Bir Başkahraman: Memecik Zeytini” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.
Comments